National Geographic”in Goril Zekası Hakkındaki Yanılgıları

National Geographic TV kanalında 19 Mart 2003 tarihinde “Maymunlar Gezegeni: Karanlığın Ortasındaki Goriller” isimli bir belgesel film yayınlandı. Belgeselde 1960’lı yıllarda Ruanda’da diplomat olarak görev yapmış bir Belçikalı’nın doğada gerçekleştirdiği çekimler konu ediliyordu. Diplomatın, görevinden sonra ülkeden ayrılmak yerine dağlarda yaşayan ve gümüş sırtlı goril olarak bilinen goril türü üzerinde gerçekleştirdiği çekimler gösteriliyordu.

Hiçbir tecrübesi olmayan maceraperest diplomat iri gorillerin ortamına cesurca girmiş ve yıllar boyunca onlardan biri gibi davranarak gorillerin davranışlarını incelemişti. Erkek gorillerin egemenlik mücadelesi ve gruplar halinde yaşayan gorillerin aile yaşamlarına dair detayların verildiği belgesel, bu gösterişli canlılar hakkında ilgi çekici bir program çıkarıyordu ortaya. Ancak National Geographic TV, konu hakkında yaptığı dogmatik Darwinist yorumlarla belgeselin bilimsel seviyesini düşürüyor ve diplomatın araştırmaları evrime hiçbir kanıt sağlamadığı halde, tamamen Darwinist bir dil kullanarak gorillerden “insansı maymunlar” olarak söz ediyordu.

Öncelikle evrimcilerin ‘insansı maymun’ olarak söz ettikleri goril, orangutan, bonobo ve şempanzelerin insanlara hiçbir evrimsel akrabalıkları bulunmamaktadır. Evrimciler genetik ve anatomik açıdan bazı benzerliklere dayanarak bu canlıların ortak bir atadan evrimleştiklerini iddia etmektedirler. Oysa doğada sadece bu canlılar arasında değil, başka birçok canlı arasında da benzerlikler bulunur; ama bu benzerliklerin hiçbiri evrimi kanıtlamaz. Evrimciler sadece benzerliklere işaret etmekte ve bunları hayali evrim süreciyle bağdaştırmakta ancak benzer olduğu söylenen organların ve yapıların nasıl evrimleşmiş olabileceği hakkında tutarlı hiçbir tez ortaya koyamamakta sadece herşeyin rasgele mutasyonların, yani kör tesadüflerin bir eseri olduğunu söylemekle yetinmektedirler. Oysa mutasyonların evrimleştirici bir rolü bulunmamaktadır. Canlılardaki son derece kompleks yapıların tesadüfi mutasyonlarla gerçeleşmesinin imkansız oluşu bu yapıların tesadüflerin değil ortak tasarımın ürünü olduklarını göstermektedir. Maymun türlerini ve insanı, Allah ayrı ayrı yaratmıştır. (İnsanın evrimi senaryolarının çöküşü hakkında bilimsel bulgular için bkz Hayatın Gerçek Kökeni, Harun Yahya, Global Yayıncılık, İstanbul 2000; http://www.harunyahya.org/evrim/hy_hayatin_gercek_kokeni/hk.html)

Bu gerçeği kabullenmeyen National Geographic TV ise sık sık kuyruksuz maymunlar hakkında belgeseller yayınlamakta ve görüntülerin eşliğinde aktardığı evrim mesajlarıyla Darwinizm propagandası yapmaktadır. Kanalın tamamen kendi ön yargılarının sonucu olan ‘insansı maymun’ kavramı da sadece bu propagandanın bir parçasıdır. Son belgeselde gorillerin zekası da bu propagandaya malzeme yapılmaktadır. Bu konuda şunlar söylenmektedir:

“Bir gorilin ne düşündüğünü merak etmemiz, kendi zekamızın bir göstergesidir. Ancak gorillerin beyni onlara, bizim dünyamızda değil kendi dünyalarında hizmet edecek şekilde evrim geçirmiştir. Yiyecek bulma günlük bir sorundur. Goriller doğaya saygılı bir zeka geliştirmişlerdir. Meyvelerin ne zaman olgunlaşacağını bildiklerine şüphe yoktur.”

National Geographic TV hiçbir bilimsel kanıt göstermemekte ve goril davranışlarını ‘evrimleşmiş’ ve goril zekasını ‘geliştirilmiş’ ifadeleriyle nitelendirmektedir. Bir gorilin olgunlaşmamış bir meyveyi yememesi onun zekasının evrimle ortaya çıktığını göstermez. Her canlı deneme yanılma yoluyla ne tür yiyeceklerin midesine zararlı olduğunu öğrenebilir ve bunları daha sonra yemekten kaçınabilir. Bu davranışın kör tesadüflere bağlı evrimle ortaya çıkmış bir zekanın eseri saymak tutarlı bir yaklaşım değildir.

Gorilin zekasının kendisine hizmet edecek şekilde evrimleştiğini söylemek de aynı açıdan tutarsızdır. Zeka sahibi olmayan bir canlı elbette kendine hizmet edecek bir zeka tasarlayıp onu kendisinde geliştiremez. Karmaşık bir sinir sistemi ve kompleks bir beyin yapısını kendinde varedemez. Bir jet uçağı gördüğümüzde ‘Demir, cam, plastik gibi parçalar bir araya geldiler ve ortaya bu uçağı çıkardılar’ demek ne kadar mantıksız bir yaklaşımsa, gorillerin zekası hakkındaki bu yaklaşım da o kadar mantıksızdır.

National Geographic TV, artık Darwinizm hurafesine inanmaktan vazgeçmeli ve masallara dayalı evrim propagandasına son vermelidir.

Ayrıca bakınız

Video – Yuval Noah Hararı’nin SAPIENS Adlı Kitabındaki Bazı İddialara Cevap 4 – “Geçmişte insanın pek az şey ürettiği” iddiası

Harari ve diğer evrimcilerin bir iddiası da “geçmiş nesillerin çok az şey ürettiği” yönündedir. Bunu …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.